Dünkü şubat enflasyonu sonrasında TCMB’den seçim sonrası ek faiz artışı beklentileri artarken, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Merkez Bankası yeterli sıkılaştırma yaptığını düşünüyor dedi.
Bakan Şimşek, Kamu Özel Sektör İş Birliği (KÖİ) Araştırma Merkezi ve DEİK işbirliğiyle İstanbul’da düzenlenen “İstanbul KÖİ Haftası (PPP Week)” etkinliğinde konuştu.
Türkiye’nin eylül ayından bu yana uyguladığı ekonomi programına değinen Bakan Şimşek,”Program, fiyat istikrarını sağlamayı, mali disiplini yeniden tesis etmeyi, cari açığı azaltmayı, büyümede yeniden dengelenmeyi ve tabii ki verimliliği ve rekabet gücünü artıracak yapısal reformları hayata geçirmeyi hedefliyor. Fiyat istikrarı hedefimiz doğrultusunda para politikasında gerekli adımlar atılarak, sıkılaşma süreci başladı. Ayrıca bazı seçici kredi sıkılaştırmaları, niceliksel sıkılaştırmalar yaptık. Destekleyici maliye ve gelir politikaları uyguladık. Önümüzdeki dönemde de daha destekleyici gelir ve maliye politikalarını uygulamaya devam edeceğiz” diye konuştu.
“TCMB, yeterli sıkılaştırma yaptığını düşünüyor” diyen Mehmet Şimşek, uygulanan ekonomi programının işe yarayacağına inandıklarını dile getirerek, programın henüz çok erken aşamalarında olunduğunu, sabırlı ve ileriye dönük kararlı olunması gerektiğini vurguladı.
“TÜRKİYE’NİN BÜYÜME SORUNU YOK”
Türkiye’nin büyüme sorunu olmadığını belirten Şimşek, şöyle devam etti:
“Dengeli bir büyüme patikasıyla cari açığı azaltmak istiyoruz. Türkiye’nin büyüme sorunu yok. Başta da söylediğim gibi Türkiye büyüklük açısından Çin ve Hindistan değil ama kesinlikle en iyi performansı gösteren gelişmekte olan piyasalarla aynı seviyede. Neden? Çünkü burası girişimci bir ülke. Nüfusta nispeten olumlu bir demografik yapıya sahibiz. Yani iyi bir altyapımız var. Biliyorsunuz, sadece iç talebe baktığınızda Türkiye son 20 yılda ortalama yüzde 5,5 büyüdü, net ihracatı da eklerseniz yüzde 5,4 büyüdü. Sorunun olduğu yer burasıdır. Kompozisyonu geliştirmemiz gereken yer burası.”
“MERKEZ BANKASI REZERVLERİ ÖNEMLİ ÖLÇÜDE İYİLEŞTİ”
Merkez Bankası rezervlerinin geçen yıl Mayıs ayından bu yana önemli ölçüde iyileştiğini ve ihracatçıların liranın zayıflaması yönündeki çağrıları nedeniyle son birkaç haftadır baskı altında olduğunu söyleyen Şimşek, şunları kaydetti:
“Seçim yaklaşırken birçok spekülasyon var. Dün katıldığım bir televizyon programında da seçim sonrası bakış açımızı anlattım. Ama elbette, biliyorsunuz, insanlar geçmişe bakma ve geçmişi geleceğe taşıma eğilimindeler. Geçen yılın seçim öncesi ile karşılaştırıldığında mevcut koşullar önemli ölçüde farklı olduğundan para politikası seyrinin düzeltilmesi önemlidir. Attığımız diğer adımlar da var. Derecelendirme kuruluşları attığımız adımların sonunda görünümü yükseltti. Piyasaya baktığımızda ise Türkiye’nin risk algısı kredi notundan iki kademe daha iyi ve gerçekten önemli olan da bu.”
Bakan Şimşek, sunumu sonrasında panelde yaptığı konuşmada ise yapay zekanın önemine dikkati çekerek, “Elbette insanlara yatırım yapmak, becerileri geliştirmek, yeni kabiliyetler kazandırmak gerekiyor. Yapay zeka ortaya çıkana kadar üniversite diplomasına sahip insanlar ayrıcalıklıydı çünkü kaliteli işlere sahiplerdi ve gelirleri artıyordu. Ancak yapay zekayla birlikte eğer iyi bir altyapımız ve ekosistemimiz yoksa üniversite diplomaları bile tehdit altında” ifadesini kullandı.