Yerel seçim öncesi yüksek seyreden lokal döviz talebinin de etkisiyle mart başında yükselişi biraz hızlanan dolar TL güne 32.42, Euro TL ise 35.58 civarında yeni tarihi zirvesinde başladı.
Merkez Bankası (TCMB) faiz kararı ve mesajları piyasalarda bugün ana gündem maddesi olarak izleniyor.
ABD Merkez Bankası (Fed) politika faizini yüzde 5.25-yüzde 5.50 aralığında sabit tuttu ve bu yıl üç kez faiz indirimine gideceğine yönelik beklentisini değiştirmedi. Fed ayrıca güçlü ekonomik büyümenin devam edeceğini teyit etti.
Dolar TL güne 32.42 ile yeni tarihi zirvesinde güne başladı. Ocak ayında yüzde 2.7, Şubat’ta yüzde 2.9 kayıp yaşayan TL’nin yıl başından beri değer kaybı ise yüzde 8.9 seviyesinde. Euro TL ise 35.58 zirveyi gördü. Piyasalarda yüksek seyreden lokal döviz ve altın talebi yakından izleniyor.
REZERVLERDE 1.2 MİLYAR DOLAR CİVARINDA DÜŞÜŞ
Bugün iç veri gündeminde TCMB’nin 14.00’da açıklayacağı faiz kararı ile haftalık veriler yer alıyor. Bankacıların hesaplamalarına göre, yerel seçim öncesi lokal döviz talebinin yüksek seyrettiği geçen hafta TCMB net rezervleri 1.2 milyar dolar civarında düşüş gösterdi. Rezervlerde haftalık döviz alım-satımı fark, bir önceki hafta döviz rezervlerde 8.5 milyar dolar düşüş yaratırken, geçen haftaki etki ise 5.5 milyar dolar hesaplanıyor.
Reuters anketine göre TCMB’nin bugün bir haftalık repo faizini yüzde 45’te sabit bırakması bekleniyor. Yüksek enflasyon ile birlikte yılsonundan önce faiz indirimi yapılacağı yönündeki beklentiler ötelenirken faiz artışı ihtimali ise beklentilere girdi.
Ankette yer alan soruya cevap veren 8 ekonomist yılın geri kalanında faiz artışı beklediğini, 4 ekonomist ise faiz artışı beklemediğini belirtti. Bir önceki ankette yılsonunda 500-750 baz puan arasında faiz indirimi bekleniyordu. Güncel ankette yılsonu politika faizini medyan beklentisi yüzde 45 oldu.
TCMB geçen ayki toplantıda, politika faizini mevcut yüzde 45 seviyesinde uzun bir dönem sabit tutabileceği mesajını vermişti. Banka enflasyon görünümünde “belirgin ve kalıcı” bir bozulma durumunda ise “para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır” demişti.
TCMB geçen ayki bu açıklaması sonrası “ilave sıkılaşma” olarak da özetlediği TL likiditeyi sıkılaştıracak yeni zorunlu karşılık adımları attı, kredi büyüme sınırlamalarına gitti. Ticari krediler başta olmak üzere kredi maliyetlerini ve mevduat faizlerini yukarı taşıyan adımlara yöneldi.
TCMB her ne kadar politika faizini uzun süre mevcut seviyede tutarak yıl sonu enflasyon tahminlerine ulaşacağını savunsa da aksini bekleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor.
TEPAV’ın bu hafta yayımladığı raporda politika faizininin yüzde 50’ye yükseltilmesinin yanısıra verilere bağlı ilave sıkılaştırma mesajı da verilmesi gerektiğine dikkat çekildi.
Tahminleri aşan ve çekirdek göstergelerin yüksek seyrini koruduğunu gösteren şubat ayı enflasyon verilerinin ardından enflasyon beklentileri gittikçe TCMB’nin yüzde 36 düzeyinde olan yıl sonu tahmininden uzaklaşacak şekilde yukarı revize ediliyor. Bu nedenle TCMB’nin faiz kararı ve Para Politikası Kurulu (PPK) metninde vereceği mesajlar yakından izlenecek.
Bir çok bireysel, genel seçim benzeri bir yükseliş olacak endişesiyle son dönemde döviz veya altın alımına yöneldi. İşlemciler genel seçime kıyasla talebin sınırlı kaldığına dikkat çekerken, ekonomi yönetimi döviz talebinin geçici olduğu görüşünde.
KREDİ KARTI NAKİT AVANS FAİZİ ARTIRILDI
Merkez Bankası hafta sonunda kredi kartı nakit avans ve kredili mevduat hesapları (KMH) faizini haftasonu yüzde 5’e yükseltirken ayrıca TL mevduatın payını artırma amacıyla bankalara tüzel kişi TL mevduat payı için aylık artış hedefi getirdi. Ay başında bankalarla görüşen TCMB, TL uzlaşmalı vadeli döviz satımına da başladı. Stok dün itibarıyla yaklaşık 3.66 milyar dolara çıktı.